Türkiye, İstanbul Havalimanı’yla bölgesel üs olacak
İstanbul – Hava yolu taşımacılığında kullanılan araçların hızı kargonun en kısa sürede istenilen yere ulaşmasını sağlıyor. Bununla beraber hava yolu taşımacılığı birim ağırlık başına taşımacılığın en yüksek maliyetle yapıldığı sistem olarak ön planda. Sektörde yaşanan uluslararası rekabet, modern havaalanları, son teknoloji ürünü araçlar, geliştirilmiş kapasiteler ve ileri depolama sistemlerinin varlığı hava yolu kargo taşımacılığının büyümesini ve yaygın biçimde yapılmasını hızlandıran ana faktörler arasında.
Hava yolu kargo taşımacılığında birçok gönderici süreçlerin karmaşıklığı ve bürokratik işlemlerin fazlalığı nedeniyle hava taşıyıcılarıyla doğrudan bağlantı kurma yerine, alanında uzman bir işletmeyle iletişime geçmeyi tercih ediyor. Lojistik firmalarının farklı göndericilerden teslim aldıkları kargoları bir araya getirerek konsolide kargo şeklinde hacim ve ağırlık bakımından en hesaplı ambalajlama yeteneği, uluslararası standart ve kalitedeki hizmet anlayışları maliyetleri düşürüyor.
Modern yaşamın vazgeçilmezi
Rakamlar, hava kargo taşımacılığının küresel ticaret sisteminin vazgeçilmez bir parçası olduğunun en önemli kanıtı. Hava kargo modern yaşamın birçok yönü için gerekli. Bu sistem olmadan küresel tedarik zincirlerinde çiçek, meyve, eczacılık ürünleri gibi zamana ve sıcaklığa duyarlı birçok ürünün taşınması imkansız hale geliyor. Özellikle ilaç endüstrisinde aşılar başta olmak üzere yüksek değerli, zaman ve sıcaklığa duyarlı biyofarma ürünlerin taşınmasında hız ve verimlilik için hava hava taşımacılığı vazgeçilmez. Dünyada sıcaklık kontrollü yüklerin taşınması için her yıl 13.4 milyar dolar harcanıyor. 2021 yılına gelindiğinde bu rakamın 16.6 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor.
Lojistikte hava yollarını kullananlar yalnızca ilaç firmaları değil. Amazon, Alibaba, eBay başta olmak üzere küresel e-ticaret şirketleri de ürünlerini müşterilerine ulaştırmak için havacılık tarafından sağlanan teslimat hizmetlerine güveniyor. 2016 yılında online perakende satışların küresel satışların yüzde 7,6’sını oluşturduğu düşünüldüğünde önümüzdeki yıllarda hava kargo taşımacılığına ilginin daha da artacağı kesin.
Avantajları fazla
Hızlı taşınması gereken veya bozulabilir kargonun en uzun mesafelere dahi en kısa zamanda ulaşmasını sağlayan hava taşımacılığının önemli avantajları var. Bu tür kargoların uçakla taşınması diğer ulaştırma yollarında ödenen soğutma masraflarını ortadan kaldırıyor, ürün zarar görmediği gibi doğacak zararların önüne geçiliyor. Canlı hayvan taşımacılığının hızlı bir şekilde yapılmasını sağlayarak taşıma sırasında oluşabilecek tehlikeleri en aza indiriyor. Güncelliklerini korudukları sürece bir ticari değere sahip oldukları kabul edilen ve satışları mümkün olan kargoların (gazete, dergi, haber fotoğrafları ve televizyon için film belgeleri gibi) tam zamanında ulaştırılmasını sağlıyor. Yine değerli kargoların (altın, platin, para, sanat eserleri) güvenli taşınmasına imkân veriyor. Ayrıca ambalajlama ve taşıma sigorta maliyetlerini düşürüyor.
Hava yolu taşımacılığında kullanılan araçların oldukça hızlı olması nedeniyle kargo taşımacılığının da en kısa sürede yapılması sağlanıyor. Bununla birlikte hava yolu taşımacılığı birim ağırlık başına taşımacılığın en yüksek maliyetle yapıldığı sistem. Günümüzde yaşanan uluslararası rekabet nedeniyle yüksek maliyetleri aşağı çekmek lojistik firmalarının daha fazla zaman harcamasına neden oluyor.
Gelecek vizyonu
Soğuk Savaş’ın sona ermesi, Çin’in giderek büyüyen ticari bir dev haline gelmesi 20’nci yüzyılın sonu ve 21’inci yüzyılın başında hava kargo taşımacılığının altın çağını başlattı.
Boeing firmasının yaptırdığı bir araştırmaya göre, firma 2035 yılına kadar uçak ve filo hacminin iki kattan fazla büyüyeceğini öngörüyor. Önümüzdeki 15 yılda olacak bir başka yenilikse uçakların hem yolcu hem de nakliye uçağına dönüşümlerinin kolaylıkla sağlanabilmesi üzerine. Bugün hava taşımacılığının ihtiyaçları dar gövdeli uçaklar (45 ton altında kapasite), orta ve geniş gövdeli uçaklar (40-80 ton), geniş gövdeli uçaklar (80 ton artı) dahil olmak üzere çeşitli uçak tipleriyle karşılanmaya devam ediyor.
Türkiye, bölgesel güç olacak
Türkiye’de sivil havacılık sektöründe 2013 yılından beri 13 hava yolu şirketi faaliyet gösteriyor. Bunlardan üç tanesi yalnızca kargo taşıyor. Bayrak taşıyıcımız THY ise hem yolcu hem de kargo taşımacılığı yapıyor. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) verilerine göre Türkiye’de sadece kargo taşımacılığı yapan uçak sayısı ise 26. toplam kargo yük kapasitesi filolara katılan üç yeni uçakla 1 milyon 296 bin tona yükseldi. Son yıllarda yapılan çalışmalarla giderek büyüyen hava kargo kapasitesi DHMİ’den gelen bilgilere göre 2018’de (kargo+posta+bagaj) trafiği geçen yılın aynı dönemine göre 106 artışla 2 milyon 527 bin tona ulaştı.
Sektör, hava kargoda asıl sıçramayı İstanbul Havalimanı ile yapacak. UPS, DHL, FedEx gibi global lojistik devleri Türkiye’yi havada bölgesel bir üs yapmak için başvurularını yaparken yabancı teknoloji ve otomotiv şirketlerinin de şimdiden İstanbul Havalimanı’ndan ihracat yapmak için yerel firmalarla depo konusunda işbirliği yapma hazırlığında olduğu belirtiliyor. Atatürk Havalimanı’nda 250 bin metrekareye yayılmış dokuz uçak park kapasiteli terminal alanı mevcutken, İstanbul Havalimanı’nda 1.4 milyon metrekarelik 29 uçak park kapasiteli bir kargo şehri inşa edildi. Tahminlere göre 2021’de e-ticaret hacmi 4.9 trilyon dolara çıkacak. Uçaklarla taşınması zorunlu, çabuk tüketilmesi gereken elektronik, ilaç gibi pahada yüksek ürünler İstanbul’a ciddi bir ticaret akışı sağlayacak. Yeni havalimanının dört etabı tamamlandığında yıllık 5.5 milyon tonluk hava kargo kapasitesine ulaşılacak ve Türkiye, hava kargoda bölgesel bir merkez olacak.
Dünyadaki son gelişmeler
Amazon.com, Atlas Air işbirliğiyle kendi kargo uçağı filosunu kurdu. Bu uçakların bir bölümünü konuşlandırdığı Cincinnati Havalimanı’na yeni bir kargo tesisi inşa ediyor. Şu anki rakamlara göre lojistik giderlerinde elde edeceği yüzde 10 oranındaki tasarruf, Amazon’un kasasında neredeyse 1 milyar dolar ilave paranın kalması anlamına geliyor. Veri ve bağlantının birçok konuda adeta anahtar haline geldiği günümüzde, hava kargo işindeki mevcut şirketlerin yeni oyunculara karşı hazırlıklı olması gerekiyor. Airbus A350 ve Boeing 787 Dreamliner gibi yeni nesil uçakların yaygınlaşmasına paralel olarak uzun menzilli pazarda açılan yeni hatlar, hava kargonun belli ‘hub’lar üzerinden transfer edilmesi ihtiyacını da azaltabilir.
2019 öngörüleri umut verici
2019 yılı için dünyada öngörülen hava kargodaki yıllık artış yüzde 3.7 ile toplam taşınan yük miktarını 65.9 milyon tona çıkarsa da, bu rakam 2016’dan itibaren en yavaş büyümeye işaret ediyor. Korumacılık önlemlerinin dünya ticareti üzerindeki olumsuz etkisi bu rakamlarla hava kargodaki ılımlı büyümenin de yansıtıcısı olarak gösteriliyor. 2018 yılında yüzde 10 gibi istisnai bir büyüme kaydeden kargo getirisinin 2019 yılında yüzde 2 düzeyinde bir artış sağlayacağı tahmin ediliyor. Maliyet artışlarının düşük düzeyde seyretmesinin getirdiği avantajla hava kargo işinin güçlenmeye devam edeceğini öngören IATA, toplamda hava kargo gelirlerinin 2019’da 116.1 milyar dolara ulaşacağını hesaplıyor.